KAAN VE ERGENLİK DÖNEMİ
Kaan, sekizinci sınıfa giden on dört yaşında ergenlik çağında bir erkek çocuğuydu. Kaan'ın sekizinci sınıfta LGS olduğu için anne ve babası Kaan'a ders çalışması için sık sık baskı yapıyorlardı. Kaan bu baskılardan çok sıkılmıştı ve umursamıyordu. Ailesine karşı istemeden kırıcı oluyor ve çam deviriyordu. Yaşının getirdiği isyan özelliği sebebiyle ailesinin sözlerini dinlemezdi. Ailesiyle vakit geçirmiyor ve internette oyun oynuyor ve sosyal medyada videolar izleyip fotoğraflar paylaşıyordu. Ailesi Kaan için üzülüyor ve yer yer kızıyordu. Kaan'ın durumu için yanlış tepkiler veriyorlardı. Kaan'ın onlarla vakit geçirmesini ve yanlarında olmalarını istiyorlardı. Fakat verdikleri her tepki ters tepiyordu.
Kaan git gide daha fazla odasına kapanıyordu. Gözleri bozulmaya başlamıştı. Bulanık görüyordu. Bu sebeple yazıları okuyamıyordu. Bu yüzden ailesi onunla son bir kez konuşmak için salona çağırdılar. Kaan umursamaz bir şekilde salona indi ve onları ciddiye almadan dinlemeye başladı. Kaan'ın babası Hilmi Bey, böyle bir çocuk yetiştirdiği için çocuğuna bağırmaya başladı. Eşi onu sakinleştirmeye çalışıyordu. Hilmi Bey en çok da kendine kızıyordu. Ama şimdi sadece elinden gelen ve babasından gördüğü gibi çocuğunu doğru yola getirmek için babasından gördüğü gibi davranıyordu.
Kaan babasının bağırmalarından çok korkmuştu ve süt dökmüş kediye döndü. Kaan bütün zamanını har vurup harman savuruyordu. Harçlıklarını da yine okulda har vurup harman savuruyordu ve kendine faydasız şeyler alıyordu. Babası konuyu buna da getirdi. Sonunda duygusallarşı ve ailesinin geçimini sağlamaktan başka derdinin olmadı ve tek çocuğu oğlunun huzurlu ve mutlu olmasını istediğini ve bunlar için de oğlundan kendini anlamasını istedi.
Kaan babasını dinlerken o da ağlamaya başladı. Kendisinin de ailesiyle vakit geçirmek istediğini ama ailesinin harçlık vererek ilgilendiğini ve salonda yanlarında oturduğu anlarda televizyon başında ve ellerinde telefonlarla konuşmadan akşamı çıkardıklarını anlattı. Ders çalışmama sebebinin sadece kendisi olmadığını, ailesinin ilgisizliği, sert çıkışları ve öğretmenin ona sürekli kızması olduğunu ve öğretmenin kendisini başarısız gördüğünü söyledi.
Tüm aile birbirinden özür diledi. Babası o günden sonra telefon ve televizyon kullanımını sınırlandırmaya başladı. Ertesi gün okul idaresini arayıp öğretmen hakkında bilgi verdi. Diğer şubeye çocuğunun geçirilmesini istedi. Orada o branşa giren öğretmen farklıydı ve Kaan'a değer verdi. Kaan ailesinin ve öğretmeninin ona değer verdiğini görünce çalışmaya başladı. Kısa sürede derslerini topladı. Ders çalışmaya çok geç kalmıştı. Konuları yetiştirmesi çok zor olmuştu. LGS umduğu gibi olmadı ama evde yaptığı sınavlardaki doğru sayıların artması umudunu arttırdı. Belki istediği liseye gidemeyecekti amöa önünde üniversite vardı. Çocukluğu vardı. Hatalarından ders çıkardı ve zamanını dersleri, arkadaşları ve ailesiyle beraber geçirdi.
ELİF ÖZATAK
Yorumlar
Yorum Gönder