.jpg)
EĞİTİMDE BAŞARI İÇİN YAZILAR-4
EĞİTİM VE YARATCILIK
Yaratıcılığımız önündeki en büyük engel eğitimimizdir. Eğitim nedir? Eğitim bizi geliştirecek olan süreç olmalıdır. Ama aslında gerçeğin bununla alakası yoktur. Eğitim, özellikle Türkiye'deki eğitim bir zorlamadan ibarettir. Bizi saat altıda daha gün aydınlanmadan, güneş doğmadan kalkmaya zorlayan; istediğimizi değil, belli kıyafet parçalarını bize dayatan; yedi ders,sekiz saat, 6 teneffüs zaman algısında olan; sevdiğimiz, ilgi duyduğumuz konulara değil, altı ders çalışmaya zorlayan; bir yılda otuzdan fazla sınava tabi tutan; bizi olduğumuz gibi görünmek yerine belli kalıplara sokmaya çalışan bir sistemdir aslında. Eğitim nasıl olmalı diye sorarsanız bence belli kalıplarda olmadan mesela ilk ay her konudan matematik, fen, sosyal, Türkçe, yabancı dil gibi daha teknik sözel sayısal gibi konulardan ders alınarak, daha sonra ise resim, müzik(müzik aleti çalma, şarkı söyle gibi)yazarlık, sportif beceriler gibi daha çok yetenek gerektiren derslerden geçirerek hangi konuda daha iyi olduğunu anlayarak o konuda ders vermemiz gerekir bizlere. Bu dersleri öğretmenlerin sevdirmeleri ve hatta kendilerini bizlere sevdirmeleri çok önemlidir. Mesela sözelci, sayısalcı, eşit ağırlıkçı gibi sınıflara kalıplaştırmak bence çok yanlış. Bu sayısal matematik derslere yeteneği olan birinin sesinin, resminin iyi olmayacağını söylemek gibidir. Yaratıcılık, teknik ya da sanatsal konularda eskiden olan bir şeye yeni bir kimlik kazandırmak ya da olan bir şeye kendi ögelerini katarak yeni bir şeye dönüştürmektir. Eğitim bizi sanki bir tek şeye yeteneğimiz varmış gibi ya da hayattaki değerlerin derslerden daha önemsiz olduğu yönde bizi kalıplaştırmasıdır. Ve bu da içimizdeki yaratıcılığı öldüren bizi kalıplaşmış bir bireye, makinenin içindeki çarklardan biri haline getirir. Bu çarkı kırabilenler büyük dahi, sanatkar ve bilim insanı olurken bu çarkta kalanlar sadece insanlardan kendilerinden bekleneni yapan insanlar olurlar.
CEYDANUR ASLAN
Yorumlar
Yorum Gönder